SELİMİYE 2014

Tatilin 2. kısmında istikamet Selimiye. Marmaris’e 35 km. uzaklıkta olan bu olağanüstü yere ilk defa gitme şansı buldum ve şimdiye kadar gitmediğim için çok pişman oldum.

Baştan söyleyeyim. Selimiye diğer tatil mekanlarından farklı bir yer. Sayabileceğiniz tüm tatil yerlerinden daha az gelişmiş ve daha bakir. Civardaki koylarda sanayi tesisi yok, ev bile sınırlı sayıda. Ege’nin kıvrım kıvrım koyları sıra sıra dizilmiş. Selimiye küçücük bir köy. Son yıllarda gitgide popülerleşmeye başlamış ama tesis ve imkanlar olarak hala çok sınırlı ve geride. Ama bu güzelliğine gölge düşürmüyor. Huzur, sessizlik ve temiz deniz arayanlar için harika bir yer.

Yolda karşımıza ilk önce tenekede tavuk veya diğer ismiyle çingene tavuğu çıkıyor. Daha önce internette görmüş olduğum tenekede tavuğu bir girişimci biraz daha endüstriyel hale getirmiş ve zincir oluşturmuş. 

Prensip olarak altta tabağa yerleştirilen sebzelerin üstüne tavuk dikey olarak yerleştiriliyor. Açık arazide yapılırsa üstüne teneke kapatılıp ateşle kaplanıyor ve tavuk içeride pişiyor. Tabi bu esnada sebzeler de  alta akan tavuk suyu ile piştiği için bambaşka bir güzellik ortaya çıkıyor. Nar gibi kızarmış tavuk lezzetli olsa da bu fantastik görselde daha iyi bir lezzet çıkmalıydı diye düşünmeden edemiyorum. Tabi ülkemizde tavuklar malum. Bunu organik bir tavukla ve ateşle yaparsanız çok daha iyi sonuç elde edeceğinize eminim.

Süzülen tavuk suyu ile pişen sebzeler tavuktan daha leziz. Harika!!

Foursquare : Tnk Tavuk

 

Yol üstünde diğer bir durak Mavi Pide. O taraflarda oldukça meşhur bir işletme.

Kıymalı pidenin içi lezzetli. Hamuru ince ve çıtır. Oldukça aç olmamızın da etkisiyle pideyi bitiriverdik. O anda yaptığım yorumu aynen yazıyorum. Yol üstü için kabul edilebilir bir pide ama Ankara’da veya başka bir şehirde hiç şansı yok, rakipleri yerler Mavi Pideyi!

Kuşbaşılı kaşarlı pide kıymalıya göre daha lezzetliydi.

Tahinli ballı ve fındıklı pide tam bir enerji bombası. En son gelmesi şanssızlık bence. Gerektiği kadar ilgi gösteremedik ama gayet güzeldi. Bence 3 pide içinde en iyisi!

Foursquare : Mavi Pide

Selimiye’nin içinde en bilindik mekanların başında İstanbul’da da restoranları bulunan Badem Mantı. Günün hemen her saati belli bir kalabalık var. Mantılar çeşit çeşit olduğu için biz karışık bir tabak istedik. Çıtır mantı, peynirli ve ıspanaklı mantı çeşitleri yan yana gayet uyum içinde bir birliktelik sergiliyorlardı. Kendi adıma en beğendiğim çıtır mantı oldu. Diğer çeşitlerin lezzetleri klasik mantıdan farklı elbette ama yeterince kuvvetli bulmadım. Ama yine de bu tabak denemeye değer.

Foursquare : Badem Mantı

Bir diğer Selimiye markası ise Paprika. Tatlılar konusunda gerçekten uzman bir işletme. Tiramisu, dondurmalar, cheesecakeler ve daha pek çok lezzet için iyi bir adres. Tiramisu çok başarılı değildi ama fotoğrafını çekemeden bitirdiğim kestaneli tiramisu çok daha iyiydi. Onu tavsiye ederim.

İlk bakışta nedir bu denen şey çilekli limonata. Ama üstünde pamuk şeker ile bambaşka bir hal almış. Hem tatlı hem de görseli müthiş  Düşünenleri tebrik ederim. Çok yaratıcı bir şekil olmuş.

Foursquare : Paprika

Bu seyahatin en akılda kalan mekanı Kıyı idi diyebilirim. Aynı zamanda pansiyon olan Kıyı deniz kenarında. Kendine ait küçük bir kumsalı da var. Biraz geç saatte gitmemiz nedeniyle yer bulamadık diye korkarken bize sahile, denizin hemen kıyısına masa koyalım, arzu ederseniz yemeğinizi orada yiyin önerisiyle geldiler. Açıkçası bu güzel öneri herkes tarafından fazlasıyla sevildi ve işletmenin bu anlayışı takdir edildi. Etraf zifiri karanlık olduğu için masa ve denizi aynı anda çekemedim ama şöyle söyleyeyim : denize olan uzaklığım 30 cm kadardı!! Mezelerden patlıcan salata ve deniz börülcesi  gayet güzeldi. Hepsini çok beğendik.

Ama bu ahtapot hakkında biraz durmak ve düşünmek isterim. Öncelikle zifiri karanlıkta bu fotoğrafı çekmem için teknik destek veren muhterem arkadaşım, objektiflerin efendisi Selçuk Çınar‘a teşekkürlerimi sunarım!! Ahtapot ızgara ise dillere destan bir lezzet. İçi yumuşacık. hafif baharat ve zeytinyağı ile sınıf atlamış. Muhteşem!!! Selimiye’ye gelmeyi planlayan varsa Kıyı ve ahtapot kaçmasın diyorum!!!

Foursqaure : Kıyı

Bir başka lezzet durağı Selimiye’ye gelmeden önceki koyun dibinde bulunan Delikyol Deniz Restoran Mehmet’in Yeri. Burada güneşi batırmak bambaşka bir keyif. Ötesi yok!!

Mezeler orta karar. Muhteşem diyemeyeceğim ama belli bir seviyede, kimseyi üzmez. Burada daha çok ortama gitmek lazım.

Ahtapot 1 gün önceki kadar iyi olmasa da oldukça iyi denebilir. Rahatlıkla yenir.

Foursquare : Delikyol Deniz Restoran

Selimiye’de Les Terrasses de Selimiye‘de konakladık. Selimiye’nin tepelerinde, tüm koya hakim, harika bir butik otel. Bu havuz görüntüsü sanırım başka söze hacet bırakmayacak.

Fotoğrafta da Oburcan kardeşiniz sizin için havuzu ve manzarayı test ediyor

Sonuç : pozitif!!

Sabah kahvaltısı da çeşitte aşırıya kaçmadan, sade ama lezzetli idi.

Foursquare : Les Terasses de Selimiye

Etrafı keşfetmek için çıktığımız bir gün harika bir yere rast geldik. Marmaris Bal Evi. İçinde bir de bal müzesinin yer aldığı tesiste geçmişten günümüze bal üretimi konusunda, isterseniz konferans dahil olmak üzere, kullanılan makinelerle pek çok malzeme mevcut. Bize bilgi veren Ömer bey ve adını hatırlayamadığım için kendisinden özür dilediğim bir bayan inanılmaz bilgiler verdiler. Ben konusuna bu kadar hakim, bilgi dolu ve güleryüzlü insan bileşkesini çok az gördüm. Aşağıda ise örnek bir kovanda arıları iş üstünde görmek mümkün! Yeşil işaret kraliçe arıya konuluyormuş. Bakanlık her sene kraliçe arılar için bir renk belirliyor ve bu şekilde işaretleniyormuş. Çıkışta ise market bölümünde bal alışverişi yapmak daha başka bir tecrübe. Bu işletme üniversiteler ile birlikte çalışıyor ve gelen bal numuneleri üniversitede analiz ediliyormuş. Şeker oranı belli bir rakamın üstündeyse ballar kabul edilmiyormuş. Malum artık biz Türkler arısız bal üretme teknolojisine sahibiz  Böyle analizli falan ballar bizim bünyeleri bozmaz umarım

Bu işletmeye emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler. Muhteşem bir iş başarmışlar.

Foursquare : Marmaris Bal Evi

Dönüş yolunda ise Tavas’tan geçerken gelen tavsiyelere kulak vererek Elmalli Pide’de yemek molası verdik elbette. Tavas’ta 150 yıllık bir pideci olduğunu görmek şaşırtıcı. Kıymalı pide adamın aklını başından alacak kadar güzeldi. Kuşbaşılı-kaşarlı da söylediğime pişman oldum desem yeridir. İçi muhteşem lezzetli. Malzemesi bol. Hamuru ayrı güzel. Bu pide başka pide!!

Öyle bir kıymalı pideden sonra kuşbaşılı-kaşarlı gereken etkiyi bırakmadı doğal olarak. ama yine de sınıfı geçer.

Son olarak da tahinli, ballı ve fındıklı pide yiyerek yol için gereken enerjiyi sağladık. Bu pide de enfesti.

Foursquare : Elmalli Pide

Ve tatil : The End!!