Kars’la ilgili yazmayı planladığım iki yazıdan ilkini Kristal lokantasına ayırıyorum.Yanlış hatırlamıyorsam burayı ilk kez Yol Üstü Lezzet Durakları programında görmüştüm ama yemeklerine dair hiç birşey aklımda kalmamıştı. Yolum Kars’ a ilk düştüğünde burayı buldum.Halen hangi sokakta olduğunu bilmiyorum ama bu lokantayı bütün Karslılar biliyor ve iyi bir seçim olduğunu söylüyor. Kars mutfağı…Sadece patates yetişen bu bereketsiz topraklarda insanlar ne yer diye düşündüm? Kristal bana bütün cevapları verdi. Burası aslında bir esnaf lokantası. Piti ve kaz eti hafta içi öğlen 2′de bitiyor. Kaz zaten kışın yenen bir et türü. Çünkü kışın karla besleniyor ve vücudu yağlanıyor. Sonra aşırı bir şekilde tuzla ovalanıyor ve kış güneşine bırakılarak adeta tütsüleniyor. Ankara’dan tayinim çıktığında sanırım tek endişem Peçenek kebabınki gibi bir döner bulamayacağımdı. Yanılmışım. Çünkü büyükbaş hayvancılığın merkezi olan Kars ve Ardahan da hayatımın en güzel dönerlerini yedim.
Bu lokantada 40 yaş altında çalışan görmedim. Servis gayet hızlı ve profesyonel. Sulu yemek çeşidi çok fazla. Ama ilk kez tek başıma gittiğimde meşhur piti söyledim.
Piti bildiğimiz ama yıllanmış kupa bardakların içinde pişirilen sosunda zerdeçal ve safran bulunan nohutlu kuzu eti. Safran ve zerdeçalın Kars’ta ne işi var diyebilirsiniz. Ben de dedim.Fakat Kars ve Ani harabelerinin olduğu yerler eskiden İpek Yolu’nun geçtiği, zamanına göre çok kalabalık olan metropoller. Dolayısıyla Kars mutfağı baharat kullanımına açık bir mutfak haline gelmiş. Garson pitiyi getirdi ve başka bir tabakta da yufka ekmek vardı. Garsona baktım. Bana ‘nasıl yiyeceğini bilmiyorsun değil mi?’ dedi ve başladı yufka ekmeği boş bir tabağa parçalarak koymaya. Sonra kupadaki o güzelim suyu bir güzel o parçaların üstüne döktü. Sonra gülerek uzaklaştı. Böyle ritüelleri , ki çin mutfağında çoktur, çok severim. Bu sos fazla hamur sevmeyen beni bile mest etti.
Sonraki gidişimde ailemde yanımdaydı. Eşim piti istedi. Ben yarım porsiyon döner ve yarım porsiyon kaz istedim. Taze süt dönemi olduğu için bu sefer kendi yaptıkları yoğurttan verdiler. Aman Tanrım….Bu yoğurtsa biz şimdiye kadar ne yedik. Sonra kaz eti. Kaz kendi suyunda pişen bulgur pilavıyla servis ediliyor. Derisi alındığı için ağır değildi. Ama çoğu kişi 1 cm kalınlığındaki deriyi bile çok seviyor. Özetlemek gerekirse yavan olmayan bir hindi eti.
Dönere gelirsek gayet sade servis ediliyor. Yanında sadece ‘kartof’, yani yerel dildeki patates. İsterseniz yufka ekmeğe sarılıp dürüm olarakta veriliyor. Porsiyonlar çok doyurucu ve fiyatlar çok ucuz.
Ardından burma kadayıf söyledim. Ayrıca Kemalpaşa da vardı. Ama kadayıfı bile şüpheyle söylemiştim. Diyarbakır burma kadayıfını da yeme şerefine nail olmuş biri olarak söylüyorum …müthiş. Yemek sonunda daha henüz erimiş sulardan yapılan sert bir çay ve etrafta kıtlama içenler..Değişik bir stilde yaşıyorlar ama sanırım iyi bir stil.
Bu arada kitaplıkta da Kars ve Ani harabeleriyle ilgili birçok kitap var. Yani lokantanın Kars’ı tanıtma gibi bir misyonu da var.
Bu iki kişilik güzel yemeğe 33 lira gibi bir fiyat gayet komik bir rakam. Kars’a yolunuz düşerse kesinlikle uğramanız gereken adres. Bir dahaki yazı kaşar,gravyer ve kadim şehir Kars’ın kendisi hakkında olacak.
Saygılar
Ümit Cintosun
Kristal Döner ve Yemek Salonu
Halitpaşa Caddesi
Eskivakıf Bank Yanı No:127 Kars
Telefon : 474 – 212 51 00
Piti denilen yemegin orjinal adi Bozbas’dir.Ve bunu en iyi yapan yer Igdir’da Iranlilar lokantasidir.Burada bozbasin disinda asure tatlisinida siddetle tavsiye ederim.Yine doneri Igdir’da Kemal Kus lokantasinda yiyebilirsiniz.Selamlar
Yener,
Bilgi icin tesekkurler. Eminim Umit bunu degerlendirir
Selamlar
Çok güzel görünüyor,içim gitti valla
tatları görünüşlerinden güzel.