Karacaoğlu , Ankara ile özdeşleşmiş yerlerden biridir. Baklava ve börekle başlayan ticari hayatı daha sonra çeşitlenmiş ve restorana dönmüştür. Bir akşam yemeği için Emek 4. Cadde’de bulunan Karacaoğlu Alaturka’dayız.
Başlangıç olarak beyaz peynirli roka salatası aldık. Üstüne hafif nar ekşisi gezdirilince lezzeti patlıyor , benden söylemesi. Beyaz peynir , ceviz ve nar ekşisine diyecek yok ama rokalar açıkçası kötüydü. Malzemelerde mevsimsel bazı farklılıklar olabilir , bu anlaşılır. Ama keşke sipariş aşamasında garsonumuz bunu bize belirtseydi.
İçli köfte Karacaoğlu klasiğidir ve çok başarılıdır. Aynı zamanda ikramdır.
Lahmacun’da Karacaoğlu’nun olmazsa olmazlarından bir tanesi. Resimde görüldüğü gibi malzemesi bol , hamuru incecik ve çıtır.
Burası Karacaoğlu’nun alaturka restoranı olduğu için birçok kebabın alaturka versiyonu da var. Benim tercihim Alaturka Dana Şiş oldu. Alaturka olduğu zaman altında süzme yoğurt ve pide , üstünde domates sos ve tereyağı konuyor ve yanlara kuru nane serpiliyor. Alaturka İskender’de aynı şekilde servis ediliyor. Bu et çok lezzetli. Çok yumuşak ve iyi pişmiş. Tek başına ziyafet.
Eşimin tercihi de benzer oldu , Alaturka Tavuk Şiş. Bu da aynı şekilde servis ediliyor , sadece üstüne kızarmış kibrit patates ekleniyor.
Aslında Karacaoğlu’nda bir bu kadar anlatılması gereken bölüm baklavalar. Ancak bu kadar yemeğin üstüne baklava yiyebilecek durumumuz yok. Ama en yakın zamanda Karacaoğlu baklavalarını da yazacağım , söz. Fiyatlar şöyle ; salatalar 6-7 TL , lahmacun 4 TL tavuk yemekleri 10-15 TL , et yemekleri 15-20 TL. Ortalamanın üstünde fiyatlar ancak yemek sonrası yaşayacağınız mutluluk hissini bastıracak kadar değil.
Karacaoğlu Alaturka
4. Cadde No:99
Emek Ankara
Telefon : 312 – 212 42 42
Dünya'nın ve Türkiye'nin önde gelen restoranların hepsinde (moleküler gastronomi kullananlar hariç) asla mevsiminde olmayan malzeme kullanılmaz, menüler mevsimler değiştikçe malzeme kalitesine göre düzenlenir. Eğer garsona domatesin veya rokanın mevsimi değil güzel değil deseniz büyük olasılıkla “müşteri istiyor” diyip savunacaktır, ama bir yerde de durmak gerekiyor. Satış yapmak uğruna, müşterinin her isteğine cevap verme uğruna restoranların bence kaliteden ödün vermemesi gerekli. Herşeyden ödün versinler, hiçbir malzemenin iyisini bulamasınlar, sadece domates peynir satsınlar ama kaliteli satsınlar, ben razıyım.